28 Eylül 2009 Pazartesi

David Ricardo



David Ricardo (1772 - 1823)
İngiliz politik iktisatçı. Klasik iktisatçıların en etkili ve önemli isimlerinden birisidir.




Hayatı
Ricardo, Hollanda asıllı Yahudi bir ailenin 17 çocuğundan üçüncüsü olarak 18 Nisan 1772'de Londra'da doğdu. Hollanda'daki kısa bir eğitim döneminden sonra, 14 yaşında, borsa simsarı olan babasından banka ve kambiyo işlerinin inceliklerini öğrenmeye başlamıştır.

Fakat hayatına bir borsacı olarak devam etmemiştir, Adam Smith'in "Ulusların Zenginliği" isimli eseriyle tanışması onda iktisata karşı bir ilgi uyandırmış sonunda borsayı bırakıp ekonomi ve siyasetle uğraşmaya başlamıştır. Borsa ile ilgilendiği dönemde iyi bir mal varlığına da sahip olmuştur.

1817 senesinde kendisine ün kazandıran eseri "Ekonomi Politiğin ve Vergilendirmenin İlkeleri"ni yayımlamıştır. 1819'da İngiliz parlementosuna girer.
Diğer klasik iktisatçılar gibi Ricardo da hep uluslararası ticarette her türlü müdahaleyi reddetmiştir. Dış ticarette geliştirdiği "Mukayeseli Üstünlükler Teorisi" büyük ilgi uyandırmıştır. Ricardo, James Mill'in yakın arkadaşlarındandı. Jeremy Bentham ve Thomas Malthus da arkadaşlarındandır. 51 yaşında Gatcombe Park'ta ölmüştür.

Düşüncesi
Ricardo'nun en önemli ve ünlü eseri "Ekonomi Politiğin ve Vergilendirmenin İlkeleri"dir. Ricardo, eserine değer kavramını açıklayarak başlar. Ricardo'nun, özel olarak, değerden kastı piyasada alınıp satılan metaların değeridir. Ricardo'ya göre bir malın, birbaşka deyişle metanın, değerini, o metanın üretiminde kullanılan emek miktarı belirler. Ricardo'nun bu teorisi iktisat literatüründe Emek Değer Teorisi olarak adlandırılır ve Karl Marx'ın artı değer kavramının da özünü oluşturur.

Ricardo'ya göre temel malların bir fiyatı olduğu gibi emeğin de, bir fiyatı, yani ücreti, vardır ve bu ücreti belirleyen temel faktör, işçinin kendini geçimini sağlayabileceği ve kendi neslini herhangi bir artma ve azalma olmaksızın sürüdürebileceği ücret düzeyidir. Bu anlamda da ücretleri gıdaların ve temel ihtiyaçların fiyatı belirler. Bu kavram Geçimlik Ücret Teorisi (Subsistence Theory of Wages) olarak adlandırılır. Bu kavram, sosyalistler tarafından, toplumu yoksulluğa mahkum ettiği gerekçesi ile eleştirilmektedir.

Ricardo, adı geçen eserinde "Mukayeseli Maliyetler Teorisi"ni (Karşılıklı Üstünlük - Comparative Advantage) de ileri sürmüştür.

Dış ticaret teorisinde A. Smith'in Mutlak Üstünlükler Teorisi önemli bir yere sahip olmasına rağmen, uluslararası ihtisaslaşmayı yalnızca mutlak üstünlükler ile açıklamak mümkün değildir. Çünkü, eğer bir ülke bütün malları diğerine göre mutlak olarak daha ucuza üretirse durum ne olacaktır. Bu sorunun cevabını, David Ricardo Karşılaştırmalı Üstünlükler Teorisi ile vermiştir.
Dolaşımdaki para miktarı metal para ve Merkez Bankasının bastığı kağıt paradan meydana gelmektedir. Ricardo paranın dolaşım hızı konusunda açıklık getirmemiştir. Zira bir birim paranın birçok muamele yaptığını gözönünde tutmamıştır.


Para miktarı konusunda Ricardo iki varsayımdan hareket etmektedir; Kağıt paranın altına çevrilebilir olduğu ülkeler, Kağıt paranın altına çevrilmediği ülkeler
Kağıt paranın altına çevrilebilir olduğu ülkelerde kağıt para üzerinde yazılı tutar miktarında altına çevrilmektedir. Bu ya dolaşımadki kağıt paranın altın veya gümüş paraya çevrilme veya külçe altına çevrilebilmesidir. Ricardo dış ödemelerde külçe altın ödemenin yeterli olacağını kabul etmiştir.

Kağıt paranın altına çevrilmediği ülkelerde, uluslararası alanda meydana gelen ekonomik olayların milli sınırlar içinde etki yapacağını kabul eden Ricardo, Devletin fazla para basarak bütçe açığını kapatmasının fiyatların yükselmesine neden olacağını kabul etmektedir.
Ricardo, bir ülkenin iki farklı malda mutlak olarak dezatavantajı olmasına ve diğer bir ülkenin bu malların üretiminde mutlak üstünlüğü olmasına rağmen, ülkeler arasında yine de ticaret yapılabileceğini ve bu ticaretten her iki ülkenin de kârlı çıkabileceğini göstermiştir. Ricardo'ya göre her iki malın üretiminde de mutlak olarak dezavantajı olan bir ülke, daha az dezavantaja sahip olduğu malı üretip ihraç ederse, bu malın üretim ve ihracatında karşılaştırmalı üstünlüğe sahip olur. Diğer taraftan bu ülke, daha fazla mutlak dezavantajı olduğu malın üretimini durduracağı için, bu malı diğer ülkeden ithal edecektir, işte bu kurala ekonomi öğretisinde, Karşılaştırmalı Üstünlükler Teorisi adı verilir.

Ricardo'nun Karşılaştırmalı Üstünlükler Teorisi'ni daha basit olarak şu klasik örnek ile de açıklamak mümkündür. Eğer bir avukat hem sekreterden daha hızlı daktilo yazmasını bilir ve hem de avukatlık hizmetlerini yürütmeye kalkarsa, iki işi aynı anda yapmaya kalkışmasından dolayı kayba uğrayacaktır. Avukat, kendi mesleği olan hukukçuluğa devam edip yanısıra işlerini yürütecek bir sekreter alırsa, yazı yazmaya ayırdığı zaman karşılığında avukatlık yaparak çok daha fazla kazanç sağlayabilecektir. Çünkü bir saat avukatlık yaparak elde edeceği gelir, bir saat sekreterlik hizmetini kendinin görmesiyle elde edeceği gelirin çok üzerinde olacaktır.

Ricardo ayrıca paranın miktar kuramı(sağlam para teorisi),emek değer teorisi,ücretlerin tunç kanunu,azalan verimler kanunu ve rant teorisini savunur.Ricardo,nufus artarken işlenebilir toprak miktarının nufustan da öte arttırılması gerektiğini söylemiştir.Ama nufus arttıkça tarımsal gıda talebi artacak,insanlar yeni tarım alanları ekmeye yeltenecek bu da verimsiz toprak işlenmesine yol açacaktı.Böylelikle tahıl üretim maliyeti de artacaktı.Tabiki bu da tahıl satış fiyatlarını ve rantlarıda arttıracaktı.peki bu rant kime gidecekti?Büyük çoğunluğu toprak sahiplerine gidecekti.İşte toprak sahiplerinin elde ettiği bu ranta saldırıda bulunmuştu.Bu bir 'haksız kazançtır' demiştir.soyut matematiksel anlayışı iktisada sokan adamdır.bu tümdengelimci metotdur.Ekonometri denilen iktisat branşının kurucusudur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder